İnsana verilen nimetlerin başında sağlık gelirken ilim, mal, kuvvet, hafıza, zeka,hitabet, mevki, makam  da Allah’ın lütfuyla insanların kavuştuğu nimetlerdir.

Allah azze ve celle verdiği nimetleri kullarının üzerinde görmek ister."Şüphesiz ki Allah, nimetinin eserini kulunun üzerinde görmekten hoşlanır.(Tirmizi, Edeb, 54;Ebu Davud, Libas, 17;Ahmed, Halcim, Müstedrek, 4/135)

Allah-u Teala nın mimetin eserini görmek şu anlama gelirki, kişi kendisinde olan nimetin şükrünü eda etsin. Çünkü her nimetin şükrü kendi cinsindedndir buyurulmuştur.

Zengin malının zekatını verdiği gibi bol bol sadaka vermelidir, şükür fiili olmalıdır. Ya Rabbi çok şükür demekle şkür eda edilmiş olmaz.

Zenginin Şükrünü eda edilebilmesi için zekatını verdiği gibi bol bol sadaka vermeli, fakir fukara, dul ve yetimleri göztemeli ve onlarayardım etmelidir.

İlim nimetine sahip olanlar ilmin gereği olduğu gibi bildiklerini yaşamalı, ve bildiği gerçekleri hiçbirşeyden, hiç bir güçten çekinmeden söylemelidir.

Gücünü zayıfları korumak için kullanmalı, hitabetini ise insanları doğru yola iletmek ve Allah-u Teala yı insanlara sevdirmek için kullanmalıdır.

Büyüklerimiz malın zekatını (öşrünü) vermeden bir arkadaşına hediye etmenin bile caiz olmadığını söylemişlerdir, çünkü o malda henüz fakirlerin hakkı vardır ve önce bu hak ödenmelidir,

hemde GECİKMEDEN ÖDENMELİDİR.